BASINA ve KAMUOYUNA
AKP Hükümeti halkın gözünün içine bakarak, krizin psikolojik ve sanal olduğunu, hamdolsun teğet geçeceğini söyleyerek krizin üstünü örtmeye çalışıyorlar.
Bu kriz yıllardır uygulanan neo- liberal politikaların, IMF Reçetelerinin, özelleştirmelerin, sömürü düzeninin sonucudur.
Bu kriz sermayenin krizidir, kapitalizmin krizidir. Tıbbi bilimsel araştırmalarda tüm dünyada krizin toplumun ruh sağlığını bozduğunu, ruh hastalıklarında, intiharlarda artış olduğu belirtilmektedir.
Hükümet yetkilileri işsizliğin, yolsulluğun her geçen gün arttığı kriz nedeniyle cinnet geçirenlerin, intihar edenlerin arttığını bilmiyormu, görmüyormu?
Krizi sanal diyorlar;
Fabrikaların boşaldığı,
İşyerlerinin kapandığı,
İşsizliğin her geçen gün arttığı,
Yüzbinlerce işçinin işten çıkarıldığı,
Esnafın siftah yapmadan dükkanını kapattığı,
Tüketim ve kredi kartlarına olan borcun her geçen gün arttığı,
Ödenemeyen senetler, kapılara dayanan hacizcileri artığı,
İnsanlar hayatta kalabilmek için kendi organlarını, böbreklerini saltığa çıkardığı SANALMI?
Kriz hamdolsun kimi teğet geçti?
İşten atılan yüzbinlerce emekçiyi, geçim sıkıntısı çeken milyonlarca yurttaşı, pazara gitmek için pazaryerinin dağılmasını bekleyenleri, borcunu ödeyemediği için dostlarının yüzüne bakamayanları, akşama kadar iş bulamadığı için evinin dönüş yolunu uzatanları, tenceresi boş olduğu için çocuklarına bir kaşık aş veremeyenleri kısacası; işçileri, emeklileri, işsizleri, esnafı, ev kadınlarını, öğrencileri, köylüleri vs, teğer geçmedi.
Yıllardır bu ülkenin yer altı ve yer üstü kaynaklarını yağmalayan, kamu kaynaklarını peşkeş çekenleri, ahbap, eş dost ihale alanları, faizcileri, rantçıları, sömürücüleri Teğer geçti.
Sadaka değil, yurttaşlık geliri
AKP Hükümeti sadaka kültürü geliştirerek, sosyal hukuk devletini yok etmeye çalışarak işinden, aşından ettiği çaresiz insanların aklını, vicdanını ve inancını teslim almaya çalışmaktadır.
Doğalgazla ısınan evlere kömür, suyu olmayan evlere çamaşır makinesi dağıtarak seçim rüşveti yerine;
İşsiz kalanlar, işsizler, az gelirliler başta olmak üzere en geniş toplum kesimlerinin temel ihtiyaçlarının Sağlık, eğitim, beslenme, barınma, ısınma, su ve ulaşım, ihtiyaçlarının kamu hizmet anlayışıyla ücretsiz verilmelidir.
İşsizlik sigorta fonunda biriken paralar (yaklaşık 24 Milyar dolar) işsiz kalan ve mağdur olanlar için kullanılmalıdır.
KRİZİN BEDELİNİ ZENGİNLER ÖDESİN;
Krizin faturasını emekçilere yıkmaya çalışanlara söylüyoruz.
Krizin faturasını ödemeyeceğiz.
Fedakarlık yapmayacağız.
Fedakarlığı 144 milyar Doları ceplerinde ve bankalarda olanlar yapsın.
İşçilerin bordrolarından her ay %30 prim vergi kesiliyor. En zengin 100 ailenin ceplerindeki nakit paranın %30’u servet vergisi olarak bir defaya kesilirse, 43 Milyar Dolar hazineye kalmış olur.
Kısacası; gelir ve servet vergisi alınmalıdır.
Kamu kaynaklarının yağmalanması, talan edilmesi, yolsuzluklar, usulsüzlükler önlenmelidir.
İşsizliğe, yolsuzluğa, ırkçılığa, gericiliğe, taşeronlaştırmaya karşı şimdi mücadele zamanıdır.
Yaşadığımız işsizliğin, yoksulluğun ve sefaletin son bulması, haklarımızın gasp edilmesinin durdurulması herkesin barış içinde kardeşçe yaşadığı, bağımsız, demokratik, eşitlikçi bir Türkiye’nin kurulması ancak bizlerin ortak ve kararlı mücadelesine bağlıdır.
Kapitalizmin krizine, AKP’nin karanlığına karşı Bağımsız, Eşit, Özgür ve Demokratik bir Türkiye için Meydanları zapt edeceğiz.
KESK İZMİR ŞUBELER PLATFORMU
DİSK EGE BÖLGE TEMSİLCİLİĞİ
TMMOB İZMİR İ.K.K.
Wish, who left teaching www.pro-homework-help.com/ to devote himself full-time to the nonprofit organization.